CHP NEREYE KOŞUYOR?
Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler bitti. Fakat Cumhuriyet Halk Partisi’nde sular bir türlü durulmadı durulacağa da benzemiyor.
Kemal Kılıçdaroğlu ve çevresi seçimi başarısızlık olarak görmezken, taban da başarısızlık olarak görülüyor.
Kılıçdaroğlu kendini başarısız görmediği için genel başkanlıktan istifa etmiyor, PM ve MYK üyelerini değiştiriyor. Parti adına açıklama yapanlar da bu değişiklikten memnuniyetini dile getiriyorlar ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu koltuğunda kalmalı diyorlar.
Aynı kişiler Cumhurbaşkanı adayımız sensin diye Kılıçdaroğlu’nu gazladılardı.
Son günlerde bir video düştü ortalığa Kılıçdaroğlu’nu başarılı bulanlar kapalı kapılar ardında toplantılar yapıyorlarmış çok ilginç. Hep aynı kişiler.
Şimdi o kişiler içinde bir tek Ekrem İmamoğlu baştan beri Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlıktan ayrılması gerektiğini söylüyordu, diğerleri kalmalı diyordu;PM ve MYK değişti.
Kemal Kılıçdaroğlu Milletvekili olmadığı için TBMM onun yerine konuşacak olan yeni Grup başkanı, grup başkan yardımcısı seçildi. Seçilen bu kişiler Kılıçdaroğlu’nun bilgisi olmadan kapalı kapılar ardında toplantı yapıyorlar bu toplantılar siyasi etik’e ne kadar sığıyor.
Kimse kusura bakmasın herkes kendi derdine düşmüş. Yerel seçimlerde belirleyici olmak istiyorlar, yani bunların ne ülke ne parti umurunda.
Kemal Kılıçdaroğlu dahil kusura bakmasınlar ancak şu andaki yönetim partiden gitmeli.
İnsaf gerçekten insaf yedi dönemdir, altı dönemdir, beş dönemdir, dört dönemdir milletvekili olanlar bugüne kadar partiye ne katkı sağlamışlar kocaman bir hiç.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kimsenin bilgisi olmadan gizli bir şekilde ki kendi ifadesi, Ümit Özdağ ile birlikte gizli imzaladıkları özel protokol ortaya çıkınca Kılıçdaroğlu’na halkın güveni azaldı.
Aslında CHP’deki koltuk savaşı arkadan hançerlemeler, türlü türlü ayak oyunlarının ana nedeni yerel seçimlerde kendi adaylarını belediye başkanı koltuğuna oturtmak meclis üyelerini belirlemek.
Bu kişiler nasıl ve neden o koltuklara oturtulacak. Aslında partinin % 25 oyu geçememesi onların umurlarında değil, isterse
% 15 olsun sorun yok, onların tek dertleri koltukları.
Özgür Özel’e de partililerin güveni kalmadı çünkü düne kadar Kılıçdaroğlu kalsın değişiklikler yapıldı diyordu bir anda çark etti. Parti tabanı bu konudan rahatsız.
Mahallelerde yapılan delege seçimlerini görüyoruz her türlü ayak oyunları baskı tehdit var. Kimisine belediye başkanı karışıyor diyor, kimisi başka bir ilçenin belediye başkanı bizim ilçeye karışıyor diyor, bazı muhtarlar her türlü ayak oyunlarının içinde yer alıyor mahallede oturmayan onlarca belki de yüz kişiye yakın insan oturmadıkları mahallelerde oturuyormuş gibi gösteriyorlar ve delege seçimlerinde oy kullandırılıyorlar.
Bu emek hırsızlığı değil mi? Böyle ayak oyunları oynanan CHP'nde, parti içi adalet ve demokrasiden bahsetmek mümkün mü?
Tabi ki değil!
Herkesin derdi yerel seçimlerde bir koltuk kapmak.
Ya da çalışmadan belediye başkanı danışmanı maaşı almak. Daha önce söyledim yine söylüyorum, bu zihniyet, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi'ni Türkiye partisi olmaktan çıkarıyor, bir bölge partisi yapma yolunda hızla ilerliyor.
Seçilen delegelere bakarsanız ne dediğimi çok net anlayacaksınız.
Sağlıcakla kalın...